Zamanda yolculuk...

19. yüzyıla gidiyorum...

Avrupa'da sanayi devrimi...

Müthiş bir sıçrama devri...

O yüzyılın sonunda Abdülhamid bugünün Türkiyesi'nin iki katı toprak kaybetmiş...

21. yüzyılın ampûl Türkiyesi'ne dönüyorum...

Uzaya dört şeritli yolların yapılarak Ay'a çıkılacağına inanmış bir kitle, ki çoğunluğu ampûl gençliği; okuduğunu anlamada dünya sonuncusu...

*

18. yüzyıla gidiyorum...

Fransız devrimi...

Kilise'nin kıçına tekmeyi vurmuşlar, yönetimi gökten alıp yere indirmişler... Kraliyete son vermişler...

21. yüzyılın ampûl Türkiyesi'ne dönüyorum...

Her mahalleye cami yetmezmiş gibi her sokağa bir cami dikiyor ampûl...

Eğitim dinselleşiyor, dinselleştikçe memleket batıyor... 

Adımız cumhuriyet ama...

Dibine kadar krallık ile yönetiliyoruz!..

*

17. yüzyıla gidiyorum...

Yansıtmalı teleskopu icat etmişler, barometre de o yüzyılda bulunmuş... Philips van Leeuwenhoek mikroskopu ile tek hücreli canlıları inceliyor...

21. yüzyılın ampûl Türkiyesi'ne dönüyorum...

Kan tahlili için altı ay sonrasına randevu veriyorlar...

*

16. yüzyıla gidiyorum...

Yıldız haritasını çıkartan gökbilimci Johann Bayer çıkıyor karşıma... Osmanlı'nın, meleklerin bacakları görünür maazallah çarpılırız diyerek rasathanelerin kapısına kilit vurduğu dönemler...

Christoph Wamser adında bir Alman mimarın başyapıtı, büyüleyici gotik Jesuitenkirche ile karşılaşıyorum...

21. yüzyılın ampûl Türkiyesi'ne dönüyorum... 

Memleket baştan sona varoş,  mezbelelik resmen...

*

1215'e kadar gidiyorum... Ta Magna Carta'ya kadar... Kral'ın yetkilerini budayıp, yasalara mutlak uymasını, hukukun kendi arzu ve isteklerinden daha üstün olduğunu kabul ettiren işte o "Büyük Sözleşme"ye...

İstemeye istemeye 21. yüzyılın ampûl Türkiyesi'ne dönüyorum...

Kral'ın yetkilerinin tavan yaptığı, hukuku kendi arzu ve isteklerine göre uydurduğu, yasaları; hatta anayasayı iplemediği Türkiye'ye...

*

E bu kadar yeter diyorum...

Çünkü tekerleğin icadına kadar gitsem, döndüğümde kesin kafayı üşüteceğim...

CEM AKKILIÇ 

27 Aralık 2023

"Zaman makinesi" başlıklı yazımı buradan okuyabilirsiniz. 

Cem Akkılıç