Adnan'ın tek taşı...

Mangal yürekli Mine Kırıkkanat tam ben cezaevine girdiğimde, 2018 yılının Kasım ayında yayınlamış Adnan Oktar ile ilgili kitabını... Eserin ismi; Adnan'ın tek taşı... Kitapta benden sözediyormuş... Bunu sevgili ablacığım Melda hanım haber verdi... Henüz okuyamadım çünkü bulunduğum ufacık kasabada altı cami, onlarca kahvehâne olmasına rağmen kitapçı yok maalesef... İlk fırsatta okuyacağım...

Mason diplomalı Adnan Oktar Türkiye'de en çok

Cem Akkılıç'a iftira attı... Tamamından BERAAT aldım...

İftira furyası döneminde sürekli FETÖCÜ polislerce evimiz basılır, bilgisayar ve cep telefonlarıma el koyulurdu ve geri verilmezdi... İzmir Alsancak Limanı'nda iki defa çalıştığım gemide kamaramı didik didik arayıp, yakapaça savcılığa götürmüşlerdi... Mersin Taşucu'nda da aynısı olmuştu... Tabi amaçladıkları, işsiz bırakıp resmen beni öldürmekti... 

İlerleyen dönemde Mine Kırıkkanat üzerine atılan tüm iftiralardan kurtuldu, benim gibi beraat kararları aldı... Kahredici ve sinir bozucu dava süreçleri geride kaldı...

Adnan Oktar iftiralarının gösterdiği önemli bir şey var; bu ülkede sürekli sol Kemalistler iftiraya uğradılar din tandanslı şeytanlar tarafından... Linç edilenler hep bizler olduk...

Ben Adnan Oktar'ın müebbet cezalara çarptırılmamasını, genel af ile dışarı çıkartılmak istenmesine bağlıyorum... Sanırım biraz burnunu sürtmek istiyorlar...

İblis yavrusunu bir kaç defa Silivri'de koridorda ve avukat görüşme odasında görmüştüm... İki büklüm olmuş, topallıyordu, hatta gardiyanın onun koluna girdiğine tanık oldum...  O kibirli, herkese tepeden bakan halinden eser kalmamıştı... Şöyle bir göz göze bile gelmiştik...

Silivri'de mahkemeler "on bin yılı" kitlediler İblis yavrusuna...

Sayılı gün çabuk geçer, ne diyeyim...

CEM AKKILIÇ
25 Eylül 2021